Sifiliz
veya halk arasında bilinen ismiyle frengi, tarih
boyunca çok iyi bilinen treponema pallidum adı
verilen bir spiroketin yol açtığı, cinsel yolla
bulaşan bir enfeksiyon hastalığıdır.
Ana bulaşma yolu cinsel temastır. Bakterinin
bulaşması vajinal, anal veya oral seksle olabilir.
İnfekte kişiyle cinsel temas sonrası bulaşma riski
yaklaşık 1/3’tür. Gebelik sırasında anneden bebeğe
plasenta yoluyla da bulaşabilir.
Tuvaletlerden, kapı kollarından, yüzme
havuzlarından, hamamlardan, saunalardan, giyim
eşyaları ve ortak kullanılan yeme - içme araç ve
gereçlerinden bulaşmaz.
Belirti ve Bulguları
Kuşkulu cinsel temastan yaklaşık 3 hafta sonra (10 -
90 gün) genital bölgede şankır adı verilen sert,
ağrısız ve tabanı temiz bir yara ortaya çıkar. Bu
yara tedavisiz olgularda bile 3 - 6 hafta içinde
iyileşir.
Bu yara tedavi edilmezse., sifilizin ikinci evresi
başlar. Bu evrenin en sık görülen bulgusu deri
döküntüleridir. Mukozalar, el ayası ve ayak tabanı
da dahil olmak üzere tüm vücudu tutabilir.
Döküntülerin yanı sıra halsizlik, başağrıları, boğaz
ağrısı, ateş, kas ağrıları, kilo kaybı, saç
dökülmesi, yaygın lenf bezlerinde büyüme ve
condyloma lata adı verilen, genital bölgede ortaya
çıkan siğil benzeri lezyonlar görüleblir. Bu evrede
merkezi sinir sistemi, karaciğer, böbrek, göz, eklem
ve kemikler de tutulabilir.
Tedavisiz olgularda yıllar sonra gom adı verilen
oluşumlar deri, kemik ve karaciğer başta olmak üzere
tüm dokularda ortaya çıkabilir.
Gebelik Sırasında Sifiliz Bebeğe Geçebilir mi?
Eğer anne sifiliz hastasıysa, gebelik sırasında
bebeğe geçme riski yüzde 40’dır. Doğumsal sifiliz
bebekte ciddi sorunlara yol açabilir. Sifilizli
doğan bebeklerin yaklaşık yüzde 10’u doğumdan sonra
kaybedilir.
Teşhis
Tanı için, ilk olarak şankırın tabanından kazınarak
alınan materyalin karanlık saha mikroskopisi yapılıp
spiroketler görülmesi gerekir. Bu şekilde tanı
koyulabilir.
Etkenin alınmasından kısa süre sonra kanda etkene
karşı antikorlar belirmeye başlar. Genellikle tanı
bu antikorları saptayan testlerin yapılmasıyla
koyulur. Önce tarama testi olarak sifilize özgül
olmayan VDRL veya RPR testleri yapılır. Bu testlerin
yapılması kolay, hızlı ve ucuzdur. Tedavisiz sifiliz
olgularının tümünde bu iki test pozitiftir. Başarılı
bir tedaviyi izleyerek kaybolduklarında, tedavi
başarısını izlemek için de bu testlerden
yararlanılır. Eğer bu testler pozitifse, tanıyı
doğrulamak için sifilize özgül testler (FTA-ABS,
TPHA, ELISA testleri) yapılır. Bu testler genellikle
yaşam boyu pozitif olarak kalırlar.
Sifilizle HIV Enfeksiyonu Arasında Bir İlişki Var
mı?
Sifilizli olanlarda HIV enfeksiyonu, olmayanlara
göre 2 - 5 kat daha fazla görülür. Bunun nedeni
sifilize ait genital bölgedeki yaranın HIV’nün
geçişini kolaylaştırmasıdır.
Tedavi
Her dönemdeki sifiliz penisilinle kolay bir şekilde
tedavi edilebilir.
Bir kişi sifiliz geçirip tedavi edildikten sonra
tekrar sifilize yakalanabilir mi?
Sifilize karşı oluşan koruyucu antikorlar zaman
içinde kanda azalarak kaybolurlar. Bu yüzden sifiliz
tekrar bulaşabilir ve hastalık oluşabilir.
Sifilize Karşı Nasıl Korunulur?
Sifilizden korunmak için yapılması gerekenler:
· Kuşkulu cinsel temastan uzak durmak
· Tek eşlilik - arkadaşlığı seçmek
· Kondom kullanmak
· Gebelerin sifiliz yönünden taranması |